YOL
Alacakaranlık sokaklarında kirli eller görüyorum.
Buruşuk yüzlerle bakıyorlar tren vagonlarına
Eskiyorum ellerinde
Gözlerim karşı sokakta yatmakta olan dilenciye
İlişiyor
Evimin balkonunda ‘F tipi’ bir yalnızlık yaşıyorum
‘Özgürce’
Bir topacın etrafında ağız dolusu gülüyor
Üç erkek çocuk
Huzur (dan) uzak kalıyordu bir kadına .
Savaş kitapları hazırlıyordu ‘başka’ bir kadın
İç huzurunu kaybetmiş .
daha başka kadınlar vardı
eteklerinde zil çalıyordu.
Kırık camlar arasında
Bakıyorum ‘gecekondu’ hayatlara.
Organ nakli bekleyen bir hasta yanı başımda
Gözlerinin içine bakın...
Kalp kırıkları arasında kayıp gidiyorum.
Eskiyorum ellerinde
Uzun uzun kuruyan topraklara bakıyorum umarsızca.
Sitemli şiirleri bir bir siliyorum defterimden.
Bir mezar taşını düşünüyorum ,üstüde siyah harflerle
Adımın yazılı olduğu
Bulutlu gökyüzünde özgürlük şarkıları söylüyor
Çocuklar .
Ellerinden tutuyorum .İlk oyuncağım geliyor aklıma.
İbiği kırık horoz şeklinde bekçi düdüğü.
Gülümsüyorum .
Darağacına on sekizinde çıkarken Mustafa .
İlk duvar yazısını hatırlıyorum .İçim burkuluyor.
Sessizce ağlıyorum .
Bu derin yara burada kala kalsın .ben gidiyorum
Dostlar .
Suya emanet ediyorum bedenimi .herkes payına
Düşeni alsın.
Arınmak için gitmek...Damla damla düşerek yollara.
Deral Baran –16 Ağustos 2007 İstanbul
|