BeyazKalemler Logo
Anasayfa
Şiir
Öykü
Mektup
Deneme
Kitap
Sinema
Söyleşi
Linkler
Künye
Üye Ol Şifremi unuttum İletişim
Anasayfa Recep Şükrü Güngör  
ANSIZIN YOLA ÇIKMAK
İlk baskısı 2000, ikinci baskısı 2002’de İz Yayıncılık tarafından yapılan Ansızın Yola Çıkmak öykü kitabı 79 sayfadan oluşuyor. Dünya ve ötesi hallerini anlatıyor. Müslüman duyarlığını belirgince ortaya koyuyor. Yazar, anlatımıyla yer yer masal tadı
ANSIZIN YOLA ÇIKMAK

 

 

 

 

Recep Şükrü Güngör

ANSIZIN YOLA ÇIKMAK ÜZERİNE

“Bu hikayelerde insanımız bir durum şuuruna

ulaştırılmak istenmektedir.

Bir arayışı başlatmak olarak tespit edebiliriz bu

hikayelerdeki amacı. Uzun vadeli fakat

köktenci bir tutumdur bu.”

(Alim Kahraman, Bir Duyarlığın Çağdaş Biçimleri)

 

İlk baskısı 2000, ikinci baskısı 2002’de İz Yayıncılık tarafından yapılan Ansızın Yola Çıkmak öykü kitabı 79 sayfadan oluşuyor. Kapak fotoğrafında yol veya caddede yürüyen insanlar görülüyor. Yolda kırıklıklar, çatlaklıklar, izler göze çarpıyor.

Öyküler basit olaylar üzerine kuruluyor. Neredeyse her gün yaşanan/ yaşanabilecek olan sıradan hadiseler.

İmgesel bir dil kullanıyor anlatıcı.

Anlatımı metaforik. Kavramları öyküye yedirerek kendine has bir metafor oluşturuyor. Böylece kavramlara dayalı düşünme ve düşündürmeyi amaçladığı anlaşılıyor. Yani öykülerini bir amaç için yazdığı görülüyor. Bir düşünceyi, bir davayı, bir duyguyu aktarmak için öykü anlatıyor. “… bazı şeylerin öykü ile aktarılabileceğini ayrımsamaya başladım. Bunun anlamı şu oluyor: yazmayı, aktarmayı başka hiçbir vasıta ile aktarmayı başaramayacağınız öyle bir şeyle karşı karşı karşıya bulunuyorsunuz ki, orada yalnızca bir tek şey kalıyor elinizde: öykü. Ancak onun dilini kullanarak, demek istediğinizi başkasına aktarabiliyorsunuz. Dahası, demek istediğinizin ne olduğunu siz kendiniz de ancak o öyküyü yazarak anlamaya, kavramaya başlıyorsunuz.”(Ö.Lekesiz, Yeni Türk Edebiyatında Öykü, cilt 4, sayfa:46)

Zamanı, yer yer mekanı soyutluyor. Hatta bazen kahramanları bile neredeyse soyutlaşıyor. Buradan, yazar için olay, kahraman, zaman ve mekandan çok anlatmak istediğinin önem kazandığını okuyoruz.

Dünya ve ötesi hallerini anlatıyor. Müslüman duyarlığını belirgince ortaya koyuyor. Okuyucusunda öte duyarlığı oluşturmaya çalıştığını görüyoruz.

Yazar, anlatımıyla yer yer masal tadı veriyor. Adeta masal ülkesindeymişiz gibi bizi sürüklüyor.

Tasavvufi imgeleri çok iyi kullanıyor: ölüm, ayna, temizlik, kapı, mum, yol, iç-dış…

Fatır suresinden iki ayet alıntılayarak başladığı öykülerinde, kahramanların iç dünyalarına doğru yolculuklara çıkıyor anlatıcı ve okuyucusunu da peşinden sürüklüyor. Evden uzaklaşan gençlerin, dağılan/ dağılmak üzere olan ailelerin, ölümün eşiğinde, ölümle yaşayan kadınların öyküleri. Birbirlerinde kendilerini bulan veya kaybeden insanların kaybediş ve buluşları. Birinin ötekinde kendini kaybetmesi veya bulması.

Yerel kelimeleri yaşatmaya çalışıyor: evdirecekti (heyecanlandıracaktı), alışıkları (borçları), yalak (yem teknesi), dam (ev), hımkırmak (atların çıkardığı ses)

Öykülerin olay kurgusu zayıf. Olay kurgusu üzerine uzun uzun düşünülmemiş, çalışılmamış havası veriyor. Rasim Özdenören gibi bir usta kalem bunu elbette bilinçli yapmıştır. Olaydan çok anlatmak istediği fikri öne çıkardığını belirtiyor adeta. Tıpkı, büyük müzisyenlerin, müziğin önüne geçmesin kaygısıyla, güçlü şiirleri değil de orta derecede şiirleri bestelemeleri gibi.

Yorum Yaz | Sayfayı Yazdır
Yorumlar
Recep Şükrü Güngör
Ustaları olumlu yönde eleştirdiğimizs gibi olumsuz yönde de eleştirmeliyiz.
 
 
?yeler
>  YAZARLAR
 
Ali Pektaş
Cahit Yağmur
Çağla Göksel Çakır
Deral Baran
Elif Konar
Elif Şeydâ Ö.
Fatma Zehra
Hıdır Ala
Hilal Küçük Özdamar
Nihat Dağlı
Recep Şükrü Güngör
Turhan Bozkurt
Yüsra Mesude Arslan
 
>  EN COK OKUNANLAR
 
Bilmem ki
Medine`nin Gülü
ANSIZIN
OYUNCAK
Su güzeli
YAŞAMIN GİZEMİ
RECEP ŞÜKRÜ GÜNGÖR İLE SÖYLEŞİ/ İbrahim Gökburun
İNCE BİR SIZI
GENÇ YAZAR ADAYINA ÖĞÜTLER!
GECE MÛSIKÎSİ